5 ay kadar önce Türkiye piyasasına hızlı bir giriş yapan ve son olarak Impala isimli teklisi ile adından söz ettirmeye devam eden Lil Turk ile röportaj yapma fırsatı bulduk.
Ona mahlasından, yurt dışındaki yaşamına birçok soru sorduk. Kendisine teşekkür ediyoruz sitemizde yer aldığı için. Keyifli okumalar!
Rapertuar: Öncelikle, şu anki hayatından memnun musun?
Lil Turk: Şu an ki yaşadığım hayattan memnunum.
Buralara gelirken verilen emek ve azim olmasaydı şu an bulunduğum hayat içerisinde olamazdım.
Lil Turk kimdir? Müzisyen kimliğinin dışında Lil Turk kimdir, neler yapar?
İsmim Erimcan. 1992, İstanbul doğumluyum. Serüven, 14 yaşında Kanada ile başladı. 5 sene Kanada’da yaşadıktan sonra 2,5 sene Ukrayna ve Estonya’da yaşadım. Şu an Londra’da yaşıyorum ve müziği para veya geçim sebebi için değil, sevdiğim için yapıyorum. Emek vermeyi ve hedeflerime ulaşmak icin elimden geleni yapıyorum. Yoğun tempo özel bir firmada çalışmaktayım onun dışında seyahat ve spor ağırlıklı bir hayatım var.
Türkiye’de doğup Kanada’da büyümüşsün ve şu an İngiltere’de yaşıyorsun. Bu çeşitlilik ve sürekli olarak yaşadığın yerin değişmesi, hem hayatını hem de müziğini olumlu/olumsuz nasıl etkiledi?
Kesinlikle olumlu yönde etkiledi. Çünkü sürekli farklı ülkelerden farklı insanlar ve değişik bakış açılarıyla kendimi geliştirdim. Herhangi bir olaya tek bir açıdan değil farklı açılardan baktım.
“Piyasaya yapılmamış veya farklı projelerle giriş yaptım. Herkesin yaptığı bir şeyi yapmaktansa bütçeli ve insanların izleyip dinlediğinde buna gerçekten emek verilmiş dedirtecek parça ve klipler çıkartmaya özen gösteriyorum.”
Güncel devam edelim. Yeni şarkın Impala, kısa süre önce çıktı. Şarkıya geri dönüşler nasıl oldu, her şey istediğin gibi gitti mi?
Impala için dönüşler mükemmel oldu açıkçası. Takipçilerin ve yakın dostlarımın en beğendiği parçam oldu. Benim ve ekibin de içine sinen bir parça oldu. Şu anda da Spotify’da Yeraltı ve 0 Km listelerinde 250.000’i geçti parça.
Ne zamandır bu müzikle uğraşıyorsun, hip-hop dünyasının içine nasıl girdin?
2003’te yavaş yavaş ısınmaya başladım. 2010’da Kanada’nın ghetto rapçilerinden Marian ile amatör bir parça kaydettik. Açıkçası ben daha çok dinleyip gözlemleyip ve araştırıp farklı bir şekilde giriş yapmak istedim. Hip-hop camiasındaki insanlarda az çok bunun farkına vardım güzel bir iletişim haline geçtik.
Seni çok uzun süredir tanımıyoruz ancak kısa sürede iyi rakamlara ve kemik bir kitleye ulaşmayı başardın. Yaptığın projeler ve müzik videoların da üzerine oldukça uğraşılmış ve yüksek prodüksiyonlu işler. Piyasaya bu kadar hızlı bir giriş yapmandaki sırrın nedir?
Piyasaya yapılmamış veya farklı projelerle giriş yaptım. Herkesin yaptığı bir şeyi yapmaktansa bütçeli ve insanların izleyip dinlediğinde buna gerçekten emek verilmiş dedirtecek parça ve klipler çıkartmaya özen gösteriyorum. Sonuçta sevdiğim bir şey ile uğraşıyorum ve bunu en iyi şekilde dinleyicilere sunmak isterim. Bu kadar hızlı izlenim ve rakamların olmasının nedeni de bence piyasaya farklı şeyler sunmamdı.
Mahlasın neden Lil Turk? Bu ismi seçme hikayeni anlatabilir misin?
Yurt dışında herkes bana “TURK” der. Bunun sebebi de daha çok ismimi yabancılar telaffuz edemediği için ülke üzerinden takılmış bir isimdi. Londra’da yaşadığım bölgede de herkes TURK olarak bilir. Lil mahlası da yaşımdan dolayı zamanında takılmış bir mahlas olarak kaldı.
Kısa ve uzun vadede ne gibi hedeflerin var?
Kısa vadede kendi üzerimde yoğunlaşıp farklı projelerde karşınızda olmak.
İngiltere’de yaşıyorsun ama Türkçe Rap yapıyorsun. Bunun senin için ne gibi avantajları ve dezavantajları oluyor?
Şöyle ki İngiltere’de İngilizce rap yapmadığım için yabancılar ve Türkler tarafından ayrı bir şekilde destekleniyorum. Avrupa’da Türkçe rap yapıp bizi temsil ediyorsun şeklinde. Ama parçalarımda İngilizce kelimeler veya nakaratlar kullandığım oluyor. Benim için dilin herhangi bir avantaj veya dezavantajı yok. Mesela Almanca bilmiyorum ama Almanca dinlediğim rap parçaları var.
Şarkılarında bazen İngilizce bölümler de oluyor. Globale açılmak gibi bir hedefin var mı?
Global olarak Amerika ve İngiltere bazlı, ileriye dönük görüştüğümüz kişiler oldu ve Allah’a şükür olumlu yanıtlar geldi.
“Yeni sanatçılara her zaman bir ön yargı var. Fakat bu işe başlarken bunları göze alarak başladık ve yapılan her iyi kötü yorumu da göz önünde bulundurup ona göre devam ediyoruz. Herkesin görüşüne saygımız var.”
Hip-Hop’ta idolün olarak gördüğün veya ilham aldığın isimler var mı? Varsa seni ne yönden etkiledikleriyle birlikte açıklayabilir misin?
Biraz klasik olacak ama ben 2Pac, B.I.G, DMX, 50 Cent gibi isimlerle büyüdüm. 90’lar ve 2000’lerin parçaları, anlattıkları gerçek olaylar ve hayat şartları stilleri vs. beni etkiledi. Bununla ilgili de vücüdumda kaset dövmesi bulunmakta.
Şu ana kadarki işlerinin hepsi solo. Türkiye’den veya global piyasadan beğendiğin/çalışmak istediğin isimler var mı?
Türkiye’de daha çok çalışmak istediğim producer’lar ön planda. Ama tabii ki beğendiğim Zen-G, Ati242, Critical, Ben Fero, Bixi Blake gibi sanatçılar da dinlediğim kişiler. Globalde ise daha hedef koymadık ama görüştüğümüz kişiler üst listelerdeki kişiler.
“Ekim ayında ekip olarak Dubai’ye çekime gidiyoruz. Yüksek prodüksiyonlu ve dolu dolu bir proje olacak. Bildiğim kadarıyla şu an Türkiye’de kimse yapmadı.”
Piyasaya çok hızlı bir giriş yaptığından mıdır bilinmez, iyi yorumlar kadar kötü eleştiriler de aldığın oluyor. Bu eleştiriler hakkında ne düşünüyorsun?
Yeni sanatçılara her zaman bir ön yargı var. Fakat bu işe başlarken bunları göze alarak başladık ve yapılan her iyi kötü yorumu da göz önünde bulundurup ona göre devam ediyoruz. Herkesin görüşüne saygımız var. Sadece öyle bir kitle var ki piyasada üstad diyebileceğimiz kişileri bile bilip bilmeden yargılıyorlar. Kendisinin müzik geçmişi veya ürettiği bir projesi olmadan insanlara eleştirel yorum atması içler acısı. Sonuçta burda biz bir emek veriyoruz ve her projemiz bizim için değerli.
Bu sıralar en çok dinlediğin 3 şarkı veya albümü öğrenebilir miyiz?
Albüm değil daha çok tekli olarak ilk 3’üm Heja – Hayrola (feat. Maestro), Critical – Celo Shoote, G0KAY – Yallah.
Son olarak, yeni projelerle alakalı daha önce hiçbir yerde bahsetmediğin, bu röportaja özel bir bilgi verme şansın var mı?
Tabii ki! 2 single için Ekim ayında ekip olarak Dubai’ye çekime gidiyoruz. Yüksek prodüksiyonlu ve dolu dolu bir proje olacak. Bildiğim kadarıyla şu an Türkiye’de kimse yapmadı. Yapılmamışları yapmaya geldik diyebiliriz 🙂
