Fotojenik/karizmatik olması ve genç yaşta vurularak öldürülmesi onu sosyal medyada paylaşılması havalı biri kılıyor. Bir de söylediğine net bir şekilde emin olmadığımız “İyi bir kalçanın iyi bir beyinden daha çok prim yaptığı ülkede hiçbir şey gelişmez.” sözü var tabii. Rap, pop, rock fark etmez, “kalça” gösterilen her klibin altında bu yorumun atıldığını ve binlerce beğeni geldiğini mutlaka görmüşsünüzdür. Rap’in R’si ile alakası olmayan insanlar bile Tupac’ın “cool” sözlerini sosyal medyada paylaşmayı çok seviyor.
İyi bir kalçanın iyi bir beyinden daha fazla prim yaptığı bir ülkede hiç bir şey gelişmez. -Tupac Shakur
— Davut Güloğlu (@gulogludavut) April 24, 2013
Peki, genellikle “gerçek rap”in ne olduğunu belirlediğini düşünen ve de trap şarkılarının altına “Tupac’ın kemikleri sızlıyor” yazan insanların profil resimlerinde gördüğümüz Tupac Amaru Shakur, aslında kimdi?
Tupac, 15 yaşındayken ailesiyle birlikte New York’tan Baltimore’a taşındı. Baltimore Sanat Okulu’na giden Tupac, burada ilk kez Shakespeare okudu ve hayran kaldı. Ona göre Romeo ve Juliet, bir ghetto hikayesiydi. Yine bu okulda oyunculuk, şiir, caz ve bale eğitimi aldı. Evet, bale! Pac, Fındıkkıran Balesi isimli oyunda Fare Kralı rolünü oynamak için bale yaptı. Rap’in dışında da sanatla ilgiliydi. Tam 7 filmde rol aldı, şiir kitabı yazdı. Tupac, bazı şarkılarında kadınları cinsel obje ve zevk kaynağı olarak gördüğünü açıkça belirtirdi. Ancak şiirlerine ve konuşmalarına baktığınızda da kadınları çok önemli gören, onlara fazlasıyla değer veren biriydi. “Kötü kadınlar hakkında bazı şarkılar yazıyorum ama bu, kadınlardan nefret ettiğim anlamına gelmez.” demişti. Giyim markası Karl Kani’ninkiler başta olmak üzere birçok reklamda boy gösterdi. Hit ‘Em Up isimli diss’inde Biggie‘nin karısı Faith Evans ile yattığını iddia etti. Başarılı bir iş adamıydı, 1996 MTV Müzik Ödülleri’nde “Herkes rap yapar. Biz, para kazanmak için rap yapıyoruz. Biz iş yapıyoruz. Bizim kadar çok plak satan başka bir plak şirketi yok.” demişti. Paradan ve kadınlardan sıkça bahsediyordu. Üzerinde her zaman binlerce dolarlık altın aksesuarlarla gezerdi. Kesin bir kanıt olmasa ve Tupac bunu katiyen reddetse de, t*cavüz iddiasıyla 1 yıla yakın hapis yattı, ta ki Suge Knight kefaletini ödeyip serbest kalmasını sağlayana kadar.
Tüm bunları neden anlattım? Tabii ki 2Pac’ı kötülemek için değil, onu çok seviyorum. Bu kültüre vermiş olduğu katkı yadsınamaz. Aktivist ve öncü kişiliğini de göz önünde bulundurunca belki de tarihin en iyi rapçisi. Peki, az önce saydığımız şeyleri ülkemizdeki herhangi bir rapçi yapmış olsa, Türkiye’de Tupac ile ilgili hiçbir şey bilmeyip onu çok seven “kültür bekçileri” neler derdi?